Bir yolculuktan dönüyorum geriye,
Aynı noktaya, niçin?
Niçin dönmüyorum daha önce yaşadığım yerlere?
Caddelere, ülkelere, kıtalara, adalara,
Evimin ve barkımın olduğu yerlere?
Niçin bu yer, beni seçen sınır olmak zorunda?


Dikey esen havanın kırbaç vuruşları,
Uzun kışın kemirdiği ve parça parça ettiği
Birkaç siyah çiçekten başka,
Bu bölgenin bana sunabileceği şey nedir ki?


Ah, nasıl da işaretliyorlar beni
Orada o durgun adam, o yorgun bey,
Asla hareket edip gitmemiş o yerden,
Asla terk etmemiş o haşin bölgeyi...
En sonunda katılaşmış,
Öyle ki gözleri bile sertleşmiş
Ve büyüyen sarmaşıklar bakışlarının üzerinde.

 

Pablo Neruda